22 Ekim 2013 Salı

Şirketleri İnovasyon'a Adapte Etmenin Yolları

Yöneticiler için 2014 yaklaştıkça giderek artan sorumluluk, organizasyonlarının kapasitesi sektörün artan taleplerini karşılamak için etkin hale getirmek olarak beliriyor.

İş sahipleri, yöneticiler ve liderler, İnovasyon’a ayak uydurmak için önemli hususlara dikkat etmek zorunda.

Artan talep, kontrol edilmesi güçlenen bilgi akışı, bu bilgilerin analiz edilmesi, geri bildirimlerin değerlendirilmesi ve kaliteli hizmet ve ürün sunmak için tüm organizasyonların kılıf değiştirmesi gerekiyor. Gelişen dijital teknolojilere adapte olmak, iş performansını artırmak ve artan talebi karşılayabilmek için iş dünyasının İnovasyon’u ana ders olarak önüne koyması gerekiyor.

Post Üniversitesi’nde İnovasyon uzmanı olan Don Mroz, durgun bir organizasyonu harekete geçirmek için İnovasyon’un nasıl kullanılması gerektiğini belirtti.

1- Öğrenen bir çevre oluşturun: İnovasyon’u tetikleyen en önemli etkenlerden biri, organizasyonun adapte olacağı bir öğrenim ortamı ortaya koymak. İnavosyon, fikirlerin paylaşıldığı, profesyonel gelişimin yaşandığı ve görüşlerin tartışıldığı bir ortam olmadan var olamaz. İşbirliğinin ve yeni fikirlerin oluştuğu bir ortamın yaratılmadığı, sabit duruşunu devam ettiren bir firmada İnovasyon’dan söz edilemez.

2- Tavrınıza dikkat edin: Değişim yaşamak isteyen bir organizasyon açık, dürüst, işbirliğini öne çıkaran ve yeni fikirlerin ortaya konmasını destekleyen bir yapıya sahip olmak zorunda. Bir organizasyonun sahip olabileceği, İnovasyon’a en çok zarar veren düşünce, “Bugüne kadar bu şekilde ilerledik, bundan sonra da böyle devam edeceğiz.” Kültürleri değiştirmek çok zor olabilir ancak değişimden korkmayan ve nihayetinde olumlu olduğunu gören insanların bulunduğu bir ortamda enerjik ve yenilikçi bir değişim sağlanabilir. İnovasyon’un ‘korkusuzluktan’ ortaya çıkması, aklımızda tutmamız gereken bir nokta.

3-Güvene dayanan bir kültür ortaya çıkarın: Her türlü bir İnovasyon girişiminin ayakta kalabilmesi için, fikirlere değer verildiği ve saygı gösterildiği bir ortamın oluşturulması gerekiyor. İnsanlara sunduğunuz fikirlerin yarattığı farkındalık ve gördüğü ilgi, İnovasyon kültürünün güçlenmesi için çok önemli bir etken. Her türlü iş kültürü altında, farklı karakterleri anlayabilmek İnovasyon adına çok önemli. Her farklı karakter, farklı ihtiyaçlara sahiptir ve çalışanların güven kültürünün önemli bir parçası olduğunu anlamaları için değer verilmeleri gerekir.

4-Küçük başarıları kutlayın: Bir organizasyonun İnovasyon’u tecrübe etmesi için çalışanların çabasının öne çıkması büyük önem taşıyor. Sadece ödül ve primlerin verilmesi yerine, çalışanlar kendilerinin fark edilmesini ve işlerinin takdir edilmesini istiyor. Neyin işe yarayıp yaramadığını zaman gösterse de, küçük başarıları kutmalak daha fazla bilgi birikimi ve tecrübeye ulaşmak yolunda bir adım olduğu için kutlanmayı hak ediyor. Böylece, organizasyon çapında yapılan ilerleyişin de farkındalığı yapılıyor.

5-Deneyin, deneyin, deneyin: Deneyler ve başarısızlıklar, İnovasyon’a katkıda bulunan önemli faktörler. Başarısızlık, başarının kendisi kadar İnovasyon’da öğrenim tecrübesinin bir parçası. İleride başarılı olmak isteyen her organizasyon, çalışanlarına serbestlik sunmalı bir ‘evet’ ve ‘hayır’ çevresi oluşturarak farklı girişimlere yer vermeli. En başarılı olan yönetici ve liderler, başarısızlıktan korkmayan ve tecrübeleriyle büyümekten, gelişimden ders çıkaran kişilerden oluşuyor.

Kaynak:
www.mynet.com

28 Eylül 2013 Cumartesi

Yeni girişimcilere tavsiyeler

Ülkemizde girişimcilik küresel ekonominin de gittikçe yaygınlaşması ile birlikte daha fazla önem kazanmaya başlamış, hükümetler tarafından da kayıtsız kalınmayarak ülke politikalarında yer etmeye başlamıştır. Gelişmiş birçok ülkede olduğu gibi ülkemizde de ekonomik istikrarın ve istihdamın çözümünün, girişimcilerin teşvik edilmesini sağlamak olduğuna inanılmaktadır. Girişimciliğin teşvik edilmesini ilerleyen yazılarımda paylaşacağım. Şimdi konumuza dönelim.
Yeni girişimciler, akıllarına bir iş fikri veya proje geldiğinde herhangi bir plan yapmadan, araştırmadan, rakiplerini tanımadan hemen o işe atılmak isterler. Evet! Girişimciliğin ruhunda bu var fakat bu atılım çoğu zaman başarısız girişimcilerin ve işletmelerin oluşmasına ve hatta işletmelerin hızla kapanmasına yol açmaktadır. Unutmayın ki ülkemizde kurulan işletmelerin % 50'si ilk  2 yılda, % 70'i ilk 5 yılda kapanmaktadır. Sizde kapanan bu firmalar arasında olmak istemiyorsanız işte size tavsiyeler;

1. İş fikrinizi bir kağıda yazıp, detaylandırın: Bunun ne önemi var diyebilirsiniz fakat söz uçar, yazı kalır. İş fikrinizin tam olarak ne olduğunu yazamazsanız işinizi anlatacağınız kişileri de ikna edemezseniz. ”E benim şöyle bi projem var, yandan 2 düğme çıkıyor, şuraya basıyon elma veriyor” Böyle iş fikri anlatanlar var! Mutlaka ama mutlaka işinizin detaylandırılması ve iş planınızın (profesyonel olması şart değil) yapılması gerekiyor.

2. İş fikri uygulanabilir mi?: İş fikrinizin uygulanabilir olup olmadığını araştırmanızın en iyi yolu rakiplere bir göz atmaktadır. Bu iş fikri ile rakipler hangi ürün ve hizmetleri sunmuşlar, kime satmışlar, yıllık ciroları neler? Eğer iş fikriniz yeni bir iş fikri ve henüz kimse tarafından uygulanmamışsa iki kat riskli bir iş fikriniz var demektir. Bunun için de yapılabilirlik araştırması için danışmanlara mutlaka başvurmalısınız.

3.  İşi netleştirdik, ya sonra?: İş fikriniz kafanızda oturdu ve bu işi yapmak için yola koyulacaksınız, peki nereden başlayacağım? İlk yapacağınız iş -home office mi çalışacaksınız yoksa, bir yer kiralayıp orada mı çalışacaksınız- çalışma alanınızın kesinleştirilmesidir.

4. Kuruluş işlemleri: Yer kesinleştikten sonra evden veya kiraladığı işyerinden çalışan herkesin vergi dairesine başvurması, vergi numarası ve bağkur kaydı yaptırması zorunludur. Bu işlemlerden sonra girişimci ilgili odalara kayıt olur, noterden imza sirküleri ve şirket sözleşmesi gibi belgeleri alır. Bu işlemler en fazla bir hafta sürmekte, masraf olarakta şahıs işletmeleri için 500-1.500 TL arası, limited şirketler içinde 1.000-2.500 TL arasında bir masraf teşkil etmektedir.

5. Demirbaşlar: Kuruluş işlemleri sürerken işletmemize alacağımız makine teçhizat-ofis donanım-yazılım gibi demirbaşlarımızın araştırmaları yapılmalı ve bunları işletmemize faaliyete başlayabilmek için almalıyız. Evden çalışmayanlar işletmenin tüm elektrik, su, telefon, internet başvurularını yapmalı ve tam olarak faaliyete hazır hale gelmelidirler.

6. İnsan Kaynakları: Girişimcilerin en büyük yanlışı “herşeyi ben bilirim!” düşüncesidir. Oysa bir işletme kurulduğunda tüm kademelerde kendisi rol almak isteyen işletme sahipleri çoğunlukla başarısız olmaya mahkumdurlar. Mutlaka ama mutlaka işin ehli nitelikli elemanlarla çalışılmalı, bilinmeyen bir şeyler olduğunda onlara danışılmalıdır.

7. Açılış/Tanıtım: Sürecini çok genel olarak sizi sıkmadan anlattığım girişimciliğin en önemli aşaması tanıtımdır. Siz isterseniz dünyanın en verimli ürününü/hizmetini üretin/sağlayın eğer ondan kimse haberdar değilse satış yapamazsınız. Bu yüzden ürün veya hizmetinizi doğru pazarlama kanalları kullanarak pazarlamalısınız. Bu konuya da daha sonraki yazılarımda değineceğim.


İşinizi kurdunuz, hayırlısı olsun… =)

18 Eylül 2013 Çarşamba

Hazır Ofis Arayan Girişimcilerin Dikkat Etmesi Gereken 6 Nokta

Girişiminiz için yola koyulmaya hazırsanız ofis seçimi veya sanal ofis seçimi çok önemlidir.

Mümkün olduğunca paranızı reklama, tanıtıma ve ürününüzü iyileştirmeye harcamalısınız. İnternette karşılaştığımız Google ofisleri milyar dolarlık şirketlerin fotoğraflarıdır. Bir girişimci büyük düşünüp küçük başlamalı. Ofisi ihtiyacı olduğu kadar olmalı, kullanmadığı alanların kirasını ödememeli… Önemli başlıklar altında dikkat edilmesi gereken noktaları sıralayalım.

Konum

Bu başlığı iki açıdan incelemeliyiz. Tuttuğunuz hazır ofisin adresinin bilinen bir yerlerde olması şüphesiz firmanız adına bir avantajdır. Eminim siz de bir firmayı incelerken iletişim sayfasına bakıp nerede olduğuna göz atıyorsunuzdur. Bilinen bir binada, caddede, semtte olmak firmanızın adına bir avantaj olacaktır. Bilinen bir yerlerde olmalı diye sakın evinizden uzakta, trafikte çok vakit kaybedeceğiniz bir yerde de ofis tutmayın. En önemli sermayemizin vaktimiz olduğunu düşünürsek, en iyi ofis evime en yakın ofistir diyebiliriz.

Ücret ve Esnek Ödeme

Girişimcisiniz ve yarın ne olacağını pek kestiremiyorsunuz. Büyüyebilirsiniz veya kötü senaryoya göre oyundan çıkabilirsiniz. Sizi 12 ay, 24 ay bağlayan kontratlardan kaçmanızı tavsiye ederiz. Bazı servisli ofis firmaları 1 ay önceden haber vermek şartıyla kontratınızı sonlandırabiliyor, bazıları ise 12 boyunca ödeme talep edebiliyor. Bir başka nokta ise fiyatlara neler dahil, neler dahil değil diye detaylı incelemenizde yarar var. Beklenmedik süprizler hesaplarınızı bozabilir. Hazır ofis veya sanal ofis tutacağınız firmadan bu konuda detaylı bilgi isteyin. Ayrılık şartlarını önceden konuşun.

Telefon Cevaplama Hizmeti

İyi bir santral ve iyi sekreterler sizi olduğunuzdan 10 kat daha güçlü gösterebilir. Santral teknolojisinin neler yapabildiğini bankalar sayesinde artık hepimiz biliyoruz. Mesela şöyle bir anons çok daha yakışıklı olabilir. — Etohum'a hoş geldiniz, dahili numarayı biliyorsanız lütfen tuşlayınız. For English press nine. Operatör için bekleyiniz.– Çok personeliniz olmasa bile dahili numara konusu biraz hava katacaktır. Bekleyen müşteriyi sekreterler firmanızın ismi ile karşılar ve sizin cebinize telefonu aktarır. Unutmayın, iyi bir ilk izlenim için ikinci şansınız yoktur.

Ortak alanlar, Networking

Tutacağınız hazır ofis veya sanal ofis firmasında ortak alanlar, bahçe, lobi gibi alanlar olması sizi çok farklı kişilerle tanıştırabilir. Ne zaman iyi bir müşteri bulacağınız veya yatırımcı bulacağınız hiç belli olmaz. Mümkün olduğunca bu alanlarda vakit geçirip insanlarla tanışmanız her zaman faydanızadır.

Toplantı Odaları

Genelde hazır ofislerde müstakil ofis alanlarını küçük olur. Müşterilerinizi toplantı odalarında ağırlamanız firmanıza değer katacaktır. Toplantı odalarını gezin, ekipmanları deneyin fiyatları karşılaştırırken nelerin dahil olduğunu sorun. “Adamı kendi bahçende döveceksin” diye bir tabiri var büyüklerin. Müşterinizi kendi toplantı odanıza çağırın, sunumunuzu yapın ve o işi alın. Bir toplantı odasında olmazsa olmazlar; projeksiyon cihazı, beyaz tahta, telekonferansa uygun alt yapı ve kablosuz internet.

Büyümeye Müsaitlik

Bugün belki 1 kişi ile başladığınız şirketiniz aylar geçtikçe iki, üç, dört ve daha fazla kişi olacak. Böyle durumlarda Hazır ofis firmanız ve kontratınız büyümeye uygun mu? Müsait odaları var mı? Fiyatları büyük odalarda da makul mü? Bu soruları sıkı bir şekilde değerlendirmeniz faydanıza olacaktır.


Kaynak:
www.mynet.com

10 Eylül 2013 Salı

Bayim Olur musun fuarı 12 Eylül'de kapılarını açıyor!

Dünya çapında ün yapmış marka avcılarının katılımıyla gerçekleştirilecek Ulusal ve Uluslararası çapta yaklaşık 400 markanın yatırımcılarla buluşacağı Bayim Olur musun Franchising ve Markalı Bayilik Fuarı 12 Eylül 2013 Perşembe günü kapılarını açıyor...

Franchise ve markalı bayilik veren firmaları, girişimci ve yatırımcılarla İstanbul’da buluşturacak olan ‘Bayim Olur musun Franchising ve Markalı Bayilik Fuarı’ 12 Eylül 2013 Perşembe günü kapılarını açıyor. Yaklaşık 400 firmanın görücüye çıkacağı fuara, dünya çapında tanınan ve birçok markanın uluslararası pazarda zincir haline gelmesini sağlayan marka avcıları katılıyor.

Markalarını ulusal ve uluslararası pazarda zincir haline getirmek isteyenlerle yatırımcıları bir araya getiren ‘Bayim Olur musun Franchising ve Markalı Bayilik Fuarı, adeta marka avına sahne olacak. Medya fors Fuarcılık organizasyonu ve Ulusal Franchising Derneği (UFRAD) işbirliği ile düzenlenen fuar, 12–15 Eylül 2013 tarihleri arasında CNR Fuar Merkezi 5-6 ve 7. Hall’lerde ziyaretçilerine kapılarını açıyor. Bu yıl, 20.000m2 alanda 400’e yakın markanın girişimcilerle buluşacağı fuara başta Türkiye olmak üzere; Avrupa, Amerika Birleşik Devletleri, Ortadoğu, Balkanlar ve Türki Cumhuriyetlerden çok sayıda ziyaretçinin katılması bekleniyor.

Fuar Adı     :  Bayim Olurmusun -2013
Fuar Alanı  :  CNR Expo Center
Tarih             :  12-15 Eylül 2013
Şehir/Ülke  :  İstanbul/Türkiye


Kaynak: 
emlakkulisi.com/

4 Eylül 2013 Çarşamba

Ataşehirde Ofis Sahibi Olun

İstanbul’ un yeni finans merkezi Ataşehir’ de ofis ihtiyacı gün geçtikçe artmaktadır. A sınıfı plazalarda, ofis sahibi olmak ise maliyetli ve zahmetli bir yatırımdır. Elektrik, su, ısınma soğutma ve aidat bu binalarda oldukça pahalı olmakla beraber, hem ofise yapılan yatırım hem de bu giderler yeni kurulan ve büyümek isteyen şirketler için maliyetli bir başlangıçtır. eOfis sanal ofis, hazır ofis ve toplantı odası kullanım hizmetleri ile ataşehir kiralık ofis arayanlar için Flora Suite Offices’ te modern ofis çözümleri sağlar. İstanbul ve adalar manzarası, lounge alanı ve açık ofisleri ile eofis ataşehir kiralık ofis özellikle mobil çalışanlara modern çalışma alanı temin eder. Mariott otelin yanında bulunan eofis ataşehir kiralık ofis, metroya 250 m, Sabiha Gökçen Havalimanına 25 dakikalık bir mesafede bulunmaktadır. 28. ve 23. katlarda yer alan eofis ataşehir kiralık ofisleri Anadolu yakasında ofis ve sekreterya ihtiyacı olanlara kaliteli hizmet sağlıyor.


22 Ağustos 2013 Perşembe

Şirket Kuruluşu

İş açacak girişimcilerin öncelikli olarak ihtiyaç duydukları hizmetlerin başında şirket kuruluşu gelmektedir. Şirketin alt yapısının baştan itibaren sağlam oluşturulması, ortaya çıkabilecek sorunlardan ve maddi kayıplardan korunmak için büyük önem taşır. Şirket kuruluşu yapmadan önce karar verilmesi gereken diğer bir konu da şirket türüdür. Girişimcilerin iş yaşamına başlarken kurulması kolay ve masrafsız olan şahıs şirketi ya da sağlam ortaklık yapısı ile daha güçlü bir imaj veren limited ve anonim şirketler, günümüzde en çok tercih edilen şirket yapılarıdır.
Şirket kuruluşunun deneyimli mali danışmanlar tarafından gerçekleştirilmesi gerekir. Bu aşamada eOfis şirket kurmak, şirketinin adresini taşımak ya da şirket kuruluşu yapmış olan ve büyümek isteyenlere profesyonel mali danışmanları ile destek veriyor.

eOfis, yeni bir şirket kurmak ancak başlangıçta genel ofis ve personel giderleri ile uğraşmak istemeyenler için şirket kuruluş desteği sağlamaktadır. Şirket kurmak ve profesyonel ofis desteği için eOfis doğru adrestir.


6 Ağustos 2013 Salı

Yatırım yapmayın, ofis sahibi olun...


Son zamanlarda artan girişimciler, mobil çalışanlar veya ev ofis çalışanlara yönelik olarak ortaya çıkan sanal ofis ve hazır ofis konsepti günümüzde oldukça popüler hale gelmiştir.
Her girişimcinin bir şirkete, her şirketinde bir ofise gereksinimi vardır. Normal bir ofisin getireceği yükümlülüklere ve maliyetlere katlanmak istemeyenler, yeni arayışlar içine girmişlerdir.  İş dünyasında gereklilik haline gelen prestijli adres ve ofis pahalı bir yatırımdır.  Bunun yanında telefonları cevaplayacak ve posta kargoları takip edecek personel de efektif çalışmak ve prestij için diğer bir gerekliliktir. Lüks bir plazada modern ve uygun fiyata ofis bulmak oldukça zordur. Bu nedenle, tüm bu ofis maliyetlerini minimuma indiren hazır ofis, ofis kiralamanın en avantajlı yoludur.  Önceden dekore edilen, modern, tam donanımlı şık ofislerde müşterilerinizi ağırlayabilir, sağlam bir izlenim bırakabilirsiniz.
Şirkete özel tahsis edilen ofiste, büyük yatırımlar yapmadan ya da genel ve personel giderleri ödemeden prestijli bir plazada ofis ve sekreterlik hizmetine sahip olmak mümkündür. Başlangıçlar ve büyümek için en uygun seçenek olan eOfis hazır ofislerinde hemen yerinizi alabilirsiniz. 

19 Temmuz 2013 Cuma

İşinizi eOfis’ de kurun; siz işinizi, onlar ofisinizi yönetsin!

Özellikle lokasyon anlamında İstanbul’un en önemli stratejik bölgelerinde yer alan eOfis, gerek dekorasyonu, gerekse sunduğu hizmetlerle hazır ofis ortamının yanı sıra insanların keyifle çalışabileceği alanları çok uygun imkânlarla sunuyor. eOfis ile yatırım yapmadan, genel gideri olmadan, idari personel gideri olmadan, esnek sürelerle tam donanımlı bir hazır ofise hemen sahip olabiliyorsunuz.

Kurulduğu günden bu yana kullanıcılarının %45’inin yabancı şirketler olduğunu belirten Arzu Kaliç, Amerika ve Avrupa’da oldukça yaygın olan bu sistemin ülkemizde de gün geçtikçe özellikle yabancı firmalar ve yeni girişimciler tarafından tercih edileceğini belirtti.

Henüz yolunda başında olmasına rağmen hedeflerinin ulusal bir firma olarak Türkiye hazır ofis sektöründe ciddi bir paya sahip olmak istediklerini söyleyen Kaliç, 2011 yılında Dünya Ticaret Merkezi EGS Business Park bloklarında açtığımız ofisimize; 2013 yılında Ataşehir Flora Residence, İstiklal caddesi Elhamra Han ve Bakırköy Marmara Forum AVM Garden Office, Kartal Hukukçular Towers’ı de ekleyerek ofis sayılarını her geçen gün daha da arttıracaklarını belirtti. Ankara ve İzmir’de de ofis açacaklarını belirten Kaliç; eOfis’in daha sonraki planları arasında yurt çapında diğer illerde özellikle iş ortaklığı ile büyümeyi hedeflediklerini sözlerine ekledi.

En son teknoloji ile hazırlanmış ofis alanlarının yanı sıra özellikle pek çok ofiste bulunmayan uluslararası görüşmelerinizi rahatlıkla ve sorunsuz olarak yapabileceğiniz yüksek kalitedeki toplantı salonları, ortak çalışma alanlarının yanı sıra özel çalışma alanları ile birbirinden farklı özeliklerde lüx ve prestijli alanları çok ucuz maliyetlerle sahip olmanızı sağlıyor.

Rakiplerinden farklı bir yerde olmayı hedefleyen Ortak ofis kullanımı ve kullandıkça öde sistemiyle de dünyada ve Türkiye’de diğer hazır ofislerden ayrılan eOfis, bu sistemle vaktinin çoğunu ofis dışında geçiren iş sahipleri için günlük, saatlik kullanım gibi sıra dışı bir seçenek sunuyor. Bu sayede eOfis’de, firmalar ihtiyaçlarına paralel olarak büyüyüp daha büyük alanları veya küçülüp daha küçük alanları kullanma imkânı sunuyor.

Ayrıca mali müşavir, hukuk müşaviri, denetçiniz ve teknik danışman gibi bir şirketin en önemli birimleri ile isterseniz beraber çalışma imkânı da bulabiliyorsunuz. Yeşilköy, Bakırköy, Ataşehir, Kartal ve İstiklal caddesi üzerindeki 5 stratejik noktada prestijli ofis hizmeti veren eOfis, aylık 500 TL’ ye tüm ofislerini kullanma imkânı sunuyor.

İster masada, ister ev rahatlığında çalışın…

Şirket sahiplerine ev rahatlığında çalışma imkanı sunan eOfis, rahat koltuklarla dizayn ettiği çalışma ortamlarıyla tercih edenlere konforlu ve rahat çalışma imkanı sunuyor.

Siz işinizi yapın, biz ofisinizi yönetelim!

Çalışanları ofis ortamındaki tüm yorucu detaylardan uzaklaştırarak onların işlerine yoğunlaşmasına imkân tanıyan eOfis, sekreterlik, temizlik, posta-kargo takibi, internet, elektrik, stopaj, otopark, ısınma, soğutma, güvenlik ve daha pek çok genel gider ve ayrıntının yanı sıra misafirlerinizin ulaşımını sağlamak amacıyla özel şoför hizmeti de veriyor.

Telefon görüşmelerinizi hiç böyle bir odada yaptınız mı?

Dekorasyonu ile farklılığını hissettiren eOfis’ de, en dikkat çekici detaylardan biri de ofis dışına çıkmadan telefon görüşmelerinin daha sessiz ve sakin bir ortamda yapılmasına olanak sağlayan telefon görüşme odası. Çok şık ve konforlu olarak tasarlanan oda, ses geçirmezlik ve klima gibi özellikler taşıyor.

eOfis avantajları:
· Yatırım yok.
· Hiç bir genel gider yok.(Elektrik, aidat, internet, otopark, temizlik, güvenlik, stopaj)
· Genel personel gideri yok (Sekreter, Mutfak personel)
· Esnek kontrat süresi
· Telefonlarınıza bakan Resepsiyonist
· Tam donanımlı Toplantı odalarını ve ofisleri kullandıkça ödeme.
· Ofis içinde ihtiyaçlara göre hızlı büyüme ve küçülme.

KAYNAK: İnşaat&Yatırım Dergisi

15 Temmuz 2013 Pazartesi

Verimli toplantı nasıl yapılır ?


Toplantı tek tek görüşülmesi zaman alan insanların aynı anda bir araya getirilmesi sonucu gerçekleşen faaliyettir. Eskiden bu tanıma aynı ortam sözünü de ekleyebilirdik ama artık telekonferansların da hayatımıza girmesiyle buna gerek kalmadı.
Verimli bir toplantı yapmak için neler yapmak gerekiyor?
 
1.Gündemi önceden haber verin.
Toplantı başlamadan o toplantının sınırları çizilirse, konuşulacak konular belirlenirse ve bu başlıklar katılacaklara gönderilirse toplantımız daha verimli olur. Katılanların bir kısmı hazırlıksız geleceklerdir. Ama yine de kafalarında bir fikir oluşmuş olur. Ben bilmiyordum, haberim yoktu bahanesinin arkasına sığınamazlar.
2.Günü ve saati belirli olsun.
Gelin arkadaşlar sorunlarımızı konuşalım, toplantı yapalım dediğinizde, nedense herkesin aynı anda işi çıkıyor. Fakat toplantıdan 2-3 gün önce toplantımız şu gün şu saat yapılacak derseniz, insanlar kendilerini bir şekilde bu programa uydurmuş olacaklar. Bunun yanında toplantıları hep aynı gün ve saatte yaparsanız insanlar buna alışır. O gün, o saat gelince kendilerini toplantı salonunda bulurlar.
3.Konu dışına çıkılmasına izin vermeyin.
Gündemin önceden belirlenmesi toplantımızın daha düzenli ilerlemesini sağlayacaktır. Bunun yanında toplantıyı yöneten kişinin, konuların dışına çıkılmasına izin vermemesi gerekir. Çünkü belirli bir çizgi, sınır koyulmazsa insanlar içlerini dökmeye, sıkıntılarını anlatmaya başlıyorlar. Böyle olunca da şirketin sorunlarına çözüm bulmak için toplanmışken, kendinizi ülkenin siyasi gündemini konuşurken bulabiliyorsunuz.
Okuldayken dersi kaynatmaya çalışan çocuklar varsa, toplantıyı kaynatmaya meyilli insanlar da olacaktır. Genelde aynı kişilerdir ve fırsat verilirse toplantı amacından uzaklaşabilir.
4. Alınan kararların sorumluluğunu kişilere, bitiş tarihleriyle verin.
Toplantılarda kararlar genelde “yapılacak, sonuçlandırılacak” şeklinde alınır. Ama bir sonraki hafta bakarsınız gündemde aynı sorunlar var. Çünkü “ecek, acak” ekinin sahibi yoktur. Kimse de sahiplenmek istemez. Bu yüzden toplantılarda alınan kararları kişilerin sorumluluğuna vermek daha doğrudur. Yani biz böyle bir karar aldık Mehmet Bey tarafından bir hafta içinde tamamlanacaktır şeklinde.Böyle olunca kimin yapacağı ve ne zaman yapılacağı daha net belli olur ve takibi kolay olur.
5.Toplantı notlarını yazılı tutun ve raporlayın.
Söz uçar, yazı kalır misali toplantı notlarını yazıya dökmek gerekir. Çünkü iletişimin o kadar hızlı ilerlediği bir çağda yaşıyoruz ki bu bilgi bombardımanı altında birçok şeyi unutabiliyoruz. Bu yüzden toplantılarda bir kişi belirlenmeli ve toplantının notları tutulmalı. Daha sonra bu notlar rapor haline getirilip toplantıya katılanlara gönderilmelidir. Bu şekilde toplantı insanların zihninde daha derli toplu hale gelir. Alınan kararlar netleşir. Yapılacaklar hakkında daha fazla bilgi sahibi olunur.
6.Bir önceki toplantının kararlarını kontrol edin. Her toplantıya bir önceki toplantının kararları kontrol edilerek başlanırsa eksikler daha net ortaya çıkıyor. Okulda öğretmenlerimiz defterlerimizi kontrol ederdi. Yaptık mı yapmadık mı diye. Toplantı başkanı da alınan kararlara ne kadar uyulduğunu kontrol etmeli. Çünkü insanlar takip edilince 1-2 sefer yapmasalar bile tekrar açıklama yapmamak için belirli bir süre sonra yapmaya başlayacaklardır.
İyi toplantılar…
 
 

 
 
  

10 Temmuz 2013 Çarşamba

Şirket kuruluş süreci bir güne inecek...

Türkiye’de noterlik kurumunda son birkaç yıldır elektronik devrim yaşandığını dile getiren Türkiye Noterler Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Ahmet Uğurlu, bunun en belirgin sonucunun ikinci el araç satışlarında görüldüğünü, daha önce yılda 1.4 milyon olan ikinci el araç satış tescilinin, bu sayede 4.7 milyona çıktığını vurguladı. Uğurlu aynı şekilde mirasçılık belgesi ve elektronik ortamda defter ve belge onay işlemlerinin bildirimi projesinde de büyük başarı yakalandığını söyledi. Uğurlu, benzer bir çalışma ile şirket kuruluş süresini bir güne indirmeyi hedeflediklerini dile getirdi.

1972’de yürürlüğe giren Noterlik Kanunu’na göre noterliğin bir kamu hizmeti olduğunu hatırlatan Uğurlu, “Buna göre noter de yasal yetkilidir. Türkiye’de toplam bin 771 noterlik bulunuyor. Türkiye Noterler Birliği olarak bu kurumları günün koşullarına uygun hale getirmek için çok köklü bir değişim projesi başlattık. Türkiye gibi Latin Noterlik modelini uygulayan 35 Avrupa ülkesini inceleyerek hazırladığımız proje ile vatandaşların noterliklerde geçirdiği zamanı azaltmayı, hizmet kalitesini yükselterek tüm noterlikleri standart hale getirmeyi, ticari hayatı daha da kolaylaştırmayı ve Türkiye’nin 2023 yılı vizyonuna katkı sağlamayı hedefliyoruz” diye konuştu.

Teknolojik gelişmeler ışığında noterlik mevzuatını yenileyeceklerini anlatan Uğurlu, “Tüm noterliklerde hem fiziksel hem de hizmet standardını sağlayacağız. Tüm noterlik işlemlerini elektronik ortamda saklamaya başlıyoruz. Bu Merkezi Arşiv Sistemi sayesinde yakın zamanda tüm noterliklerde yapılan işlemler elektronik olarak da kayıt altına alınacak. Böylece vatandaş yaptığı bir işlemi yıllar sonra bile başka bir noterliğe giderek rahatlıkla bulabilecek. Bu sayede mahkemeler ve paydaş kurum ve kuruluşlar ile yasaların izin verdiği ölçüde elektronik ortamda paylaşım yapılarak özellikle yargı hizmetlerine büyük katkı sağlanacak” dedi.

Elektronik devrim yaşıyoruz

AB üyesi ülkelerin ortak bilgi ve belge paylaşımı ile ilgili olarak noterliklerin altyapısını tamamlama aşamasına geldiklerini vurgulayan Uğurlu, şunları söyledi: “Gayrimenkullere ilişkin işlemler ve mahkemelerin iş yükünün azaltılmasına yönelik noterliklerce yapılabilecek işlemler ile ilgili çalışmalar yapacağız. Değişim Projesi’nin startını bu yıl verdik ama Noterlik Kurumu’nun son birkaç yıldır bir elektronik devrim yaşıyor. Bunun vatandaşa ve kamuoyuna olan yansımasının da fevkalade iyi olduğunu görüyoruz. Türkiye Noterler Birliği olarak güvence altına aldığımız işlerde ilgili kamu kurum ve kuruluşları ile işbirliği yaparak, elektronik ortamda bu kurumlarla entegrasyon sağlıyoruz. Böylece vatandaş kapı kapı dolaşmaktan kurtulup sadece notere giderek işini yapabiliyor.”

Yılda 4.7 milyon araçlık işlem yapılıyor

Bu kapsamdaki ilk çalışmayı 2010’da Emniyet Genel Müdürlüğü ve Gelir İdaresi Başkanlığı ile birlikte ikinci el araç devir ve tescili konusunda yaptıklarını hatırlatan Uğurlu, “Eski sistemde ikinci el araç satış işlemi yapmak vatandaş için çok zor bir süreçti. Tüm belgeleri ayrı ayrı toplamak gerekiyordu. Şimdi ise alıcı ve satıcı notere geliyor. Noter tüm ilgili birimlere elektronik ortamda bağlı olduğu için işlemi 10 dakika içinde yapıyor. Sistem elektronik ortama taşınınca ikinci el araç satışlarında büyük artış oldu. Eski sistemde yılda ancak 1.4 milyon araç satış ve tescili yapılabilirken bugün bu rakam 4.7 milyonun üzerine çıktı” diye konuştu.

Mirasçılık belgesini 10 dakikada veriyoruz

2011’de Mirasçılık belgesi işlemlerinde de benzer bir uygulama yaptıklarını söyleyen Uğurlu, “Geçmişte mirasçılık belgesi sadece mahkemeler tarafından verilebiliyordu. Ancak yargının üzerindeki iş yükü nedeniyle bir belgenin alınması 3-4 ayı buluyordu. Ekim 2011’den itibaren bu belgeyi verme yetkisi mahkemelerin yanı sıra noterliklere de verildi. Kimlik Paylaşım Sistemi’nde elektronik olarak yapılan sorgulamalar neticesinde mirasçılık belgesini 10 dakikada verebiliyoruz. Şu anda noterliklerde günlük ortalama bin mirasçılık belgesi veriliyor. Böylece Türkiye genelinde verilen yıllık 450 bin adet mirasçılık belgesinin yüzde 70’i noterlikler tarafından verilir hale geldi. Çünkü vatandaş daha kolay olduğu için bu belgeyi noterliklerden almayı tercih ediyor.

Aynı şekilde elektronik ortamda Defter ve Belge Onay İşlemlerinin Bildirimi projemiz de büyük başarı sağladı. 2010’da 2.6 milyon, 2011 yılında 3.9 milyon ve 2012 yılında noterliklerde 5.1 milyon adet elektronik ortamda defter onayı bildirimi gerçekleşti. Bu sistemimize 43 bin 116 mali müşavir ve muhasebeci giriş yapabiliyor” dedi.

Bir hafta süren şirket kuruluşu bir güne düşecek

Noterliklerde yapılan benzer özelliğe sahip işlemleri ilgili kamu kuruluşları ile işbirliği yaparak elektronik ortama taşımayı hedeflediklerine dikkat çeken Uğurlu, “Bu kapsamda şimdi sırada şirket kuruluşu var. Şu anda yaklaşık bir hafta süren ve yorucu bir işlem olan şirket kuruluşunun elektronik ortamda bildirim ve tescili için Gümrük ve Ticaret Bakanlığı öncülüğünde çalışıyoruz. Yakın zamanda tüm Türkiye’de sadece bir noterliğe giderek, bir günde şirket kurmak mümkün olacak.

Online şirket kuruluşu ile 2011’de 2 bin 150 adet olan sözleşme adedi, 2012 yılında şu an itibariyle 10 bin 19 adete ulaştı. Tüm bunlar kusursuz altyapımız, 40 yıllık bilgi birikimimiz ve deneyimli insan kaynağımız ile sağlandı” dedi.

Yargının üzerindeki yükü hafifletmeye hazırız

Günün koşullarına uygun, hızlı karar alabilen ve hızlı hareket edebilen yepyeni bir Noterlik Kurumu oluşturacaklarını vurgulayan Ahmet Uğurlu, “Bu kapsamda yeni iş alanlarına da talibiz. Mahkemelerin üzerindeki iş yükü her geçen gün artıyor. Çünkü yargıya intikal eden uyuşmazlık sayısı katlanarak büyüyor. Bu da yargının işleyişinin daha da yavaşlamasına neden oluyor. Türkiye Noterler Birliği olarak bin 771 üyemiz ile yargının üzerindeki yükü hafifletmeye adayız. Mevcut durumda sahip olduğumuz Güvenilir Üçüncü Taraf sıfatını, e-dönüşümün sunduğu fırsat ve olanaklarla destekleyerek elektronik ortamda hizmet sunan, elektronik ortama özgü yeni iş ve hizmet modellerini kullanıp klasik iş yapma modellerinin yanı sıra e-iş ve işlemler bakımından da yetkin bir kurum olmayı hedefliyoruz” bilgisini verdi.


Kaynak:
Dünya Gazetesi

9 Temmuz 2013 Salı

Girişimcileri ‘Patron’ yapacak altın tavsiyeler


Girişimcilik konusunda en etkin STK’lardan biri olan Endeavor Türkiye’nin üyeleri girişimcilere özel ‘pusula’ olabilecek tavsiyelerde bulundu… İşte kendi işini kurmak isteyenlere, paha biçilmez öneriler…
Uzun dönem ekonomik büyümeyi desteklemek amacıyla yarının büyük işletmelerini yani etkin girişimcileri seçip, yol göstererek onlara ivme kazandıran küresel hareketin önderliğini yapan Endeavor Türkiye’nin yönetim kurulu üyeleri, girişimciler için altın tavsiyelerde bulundu.
Fiba Holding Yönetim Kurulu Üyesi ve aynı zamanda Endeavor Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı Murat Özyeğin, “İşinizi sindire sindire büyütmeniz gerekir. Bazen çok doğru iş fikirleri fazla acele edildiği için başarıya ulaşamayabilir.
Sakinliği korumak ve sabırlı olmak çok önemli” tavsiyesinde bulunurken, Akbank Yönetim Kurulu Başkanı Suzan Sabancı Dinçer ise “İş fikrinize ve çözüme değil, fikrin çıktığı ihtiyaca odaklanın. İş modeliniz zaman içinde revize olacaktır, ancak ihtiyaç her daim sabit kalır” uyarısında bulunuyor.


SADECE MADDİ DEĞİL, MANEVİ SERMAYE DE ŞART
Murat Özyeğin-Fiba Holding Yönetim Kurulu Üyesi:

- Başarılı bir girişimci olmak için öncelikle kendi özelliklerinizi iyi değerlendirmeli, güçlü ve eksik olduğunuz yönleri tespit etmelisiniz.

- Kuruluş aşamasında pazarı iyi analiz etmeli ve ürün veya servisiniz ile hedeflediğiniz pazarın boşluk ve ihtiyaçlarına karşılık vermeye gayret etmelisiniz.
- İşinizi kurmak için sadece maddi değil manevi sermayeye de ihtiyacınız var. Bir işi kurmak ve büyütmek için finansal imkan kadar doğru insanlarla bağlantılar kurmak, fikir alışverişi yapabilmek de kritik bir başarı unsurudur. Sizi doğru müşteri kitlesiyle bir araya getirebilecek bir kaynak çoğu zaman nakit paradan daha değerlidir.

ACELE ETMEYİN SAKİNLİĞİ KORUYUN

- İşinizi sindire sindire büyütmeniz gerekir. Bazen çok doğru iş fikirleri fazla acele edildiği için başarıya ulaşamayabilir. Sakinliği korumak ve sabırlı olmak çok önemli.
- Sürdürebilir başarıyı yakalamak için her gün yeni bir şeyler öğrenmeye devam etmelisiniz. Kendinizi ve işinizi hep geliştirmelisiniz.

İLİŞKİ AĞINIZI SAMİMİ VE SİSTEMLİ BİR ŞEKİLDE GELİŞTİRİN
Suzan Sabancı Dinçer-Akbank Yönetim Kurulu Başkanı:

- Fikir bulmak, iş planı hazırlamak, şirket kurmak, şirketi büyütmek gibi bir girişimcinin yaşam döngüsünü oluşturan adımlar farklı liderlik ve yönetim becerileri gerektirir. Bu süreci farkındalık ile yaşayıp, sürekli öğrenim ve gelişime kendinizi adayın.

- En değerli AR-GE ortağınız müşterinizdir. Müşteri ilişkilerinin yönetimine ve hizmetlerinize yatırım yapın ve yakından takip edin. Müşteri ihtiyaçları, beklenti ve talepleri inovasyon çalışmalarınıza ışık tutacaktır.
FİNANSAL BİLGİLERE HAKİM OLUN

- İş fikrinize ve çözüme değil, fikrin çıktığı ihtiyaca odaklanın. İş modeliniz zaman içinde revize olacaktır ancak ihtiyaç her daim sabit kalır.
- İlişki ağınız ve deneyiminiz yapacağınız atılımlarda belirleyici olacak. Farklı bakış açıları kazanmak ve kaldıraç etkisinden yararlanmak üzere ilişki ağınızı samimi ve sistemli bir şekilde geliştirin.

- Şirketinizin finansal bilgilerine hakim olun. Finansal yönetim hafife alınacak bir kağıt takip işi değildir. Gelir-Gider Tablosu, Nakit Akışı ve Bilanço’nun ne olduğunu, nasıl hazırlandığını ve nasıl okunduğunu bilmelisiniz.

KURDUĞUNUZ İŞTE İSTEDİĞİNİZ BAĞLANTIYI YAKALAYAMIYORSANIZ DOĞRU ZAMANDA BIRAKMALISINIZ
Ebru Özdemir-Limak Holding Yönetim Kurulu Üyesi:
- Girişimciler, iyi bir iş fikrinin yanı sıra iyi bir iş modeli kurgulayarak, iyi bir ekip oluşturarak, nakit akışının öngörülebildiği güçlü bir finansal plan yaparak yola çıkmalı.
- Ortaklık konusunda önyargılı olmayın. Doğru bir ortaklık hem size otokontrol sağlar hem de riski taşımanıza yardımcı olur. ‘Ben’ yerine ‘Biz’e odaklanır ve bu motivasyonunuzu kaybetmezseniz, hedeflerinize daha çabuk
ulaşırsınız.
- Başarı sadece parasal getiriyle ölçülebilir bir kavram değil. Bulunduğunuz ekosisteme bir değer katması, yüksek istihdam yaratma potansiyeline sahip olması, sektöründe fark yaratacak bir gelişmeye imza atması da başarılı olup olmadığınızın bir göstergesidir.

UZUN VADEYE BAKIN

- Bir girişimci için azimli olmak çok önemli. Ancak bu noktada azimli olmak ile ‘duygusal inatçılığı’ karıştırmamak gerekiyor. Eğer olmuyorsa, vazgeçmeyi bilmelisiniz. Kurduğunuz işte istediğiniz başarıyı yakalayamıyorsanız, doğru zamanda vazgeçebilme olgunluğunu gösterebilmelisiniz.
- Başarılı bir şirket yaratmanın sırrı, sürdürülebilirlikten geçer. Kısa süreli karlılık yerine, sürekli gelişim odaklı bir stratejik planlamayla hareket ederseniz, uzun vadede kazanan siz olursunuz.

Kaynak:
http://www.istenhaber.com/girisimcileri-patron-yapacak-altin-tavsiyeler/

8 Temmuz 2013 Pazartesi

eOfis, ofis ihtiyacını prestijli 4 lokasyonda karşılıyor

eOfis, kendi işini kurmak isteyenlere, rakiplerinden bir adım önde olmak ve müşterilerine kurumsal kimliğini yansıtacak girişimcilere anahtar teslim hizmet sunuyor.


eOfis, yatırımları yapmadan sözleşme imzalar imzalamaz çalışmaya başlayabileceğiniz, içerisinde sekreterinizden lüks ofis mobilyalarına kadar her şeyi düşünülmüş, 4 prestijli lokasyonda hazır ve sanal ofis hizmeti veriyor. Yeşilköy Dünya Ticaret Merkezi EGS Park Blokları, Bakırköy Marmara Forum Garden Office, Ataşehir Flora Suit&Office ve İstiklal Caddesi’ndeki tarihi binada sanal ve hazır ofis ile prestijli bir iş adresine sahip olabilirsiniz. Aynı zamanda eOfis’in yurt dışında da anlaşmalı olduğu ofisleri dilediğiniz zaman kullanabilirsiniz. Şirket kuruluş danışmanlığı, mali müşavirlik, hukuk danışmanlığı, PR Reklam danışmanlığı ve IT Danışmanlık hizmetlerine ve teknik ekibinize aynı ofis içinde ulaşmanın avantajını yaşayın.


Kaynak: Kobiefor

3 Haziran 2013 Pazartesi

Taksim ofis 'te yerinizi alın!


İstanbul’ un en popüler merkezi lokasyonu olan Taksim ofislerde çalışmak istemez misiniz? Mayıs ayı itibarıyla hizmet vermeye başlayan eOfis Taksim şubesinde,mobilyalı kiralık ofisler ve toplantı salonları ile işinize hemen başlayabilirsiniz. İstiklal Caddesi’ nde tarihi Elhamra binasında yer alan ofisler ile modern hazır ve paylaşımlı ofislerde çalışabilirsiniz. Merkezi konumu ve ulaşım araçları ile kolaylıkla her yere ulaşabileceğiniz bu bölgede bir ofise sahip olmak büyük bir avantajdır. Metroya ve turistik diğer bölgelere yakınlığı ile taksim ofiste çalışmak bir ayrıcalıktır. Yerli ve yabancı müşterilerinizi taksim ofislerde ağırlayabileceğiniz gibi, lüks restorantlar ve eğlence mekanlarının olduğu taksimde çalışmalarınız ya da toplantılarınız sonrasında farklı aktivitelerde bulunabilirsiniz. Eğer ofisinizi sık kullanmıyorsanız, taksim ofisinizden rahatlıkla başka yerlere gidebilirsiniz. Sanal ofis ile adres ve sekreterlik desteğini alabileceğiniz gibi size en uygun ofis çözümünü seçebilirsiniz.


30 Mayıs 2013 Perşembe

Mobil ve Evden çalışanlara Ofis desteği

Kendine evden işimkanı yaratan, mobil ve home ofis çalışanlara sanal ofis, hazır ofis hizmeti sağlayan eOfis ofis desteği ve kaliteli hizmet anlayışıyla her zaman yanınızdadır. Evden çalışarak ofis maliyetiyle uğraşmak istemeyen çalışanlar için ideal çözüm olan sanal ofiste sekreterlik hizmetinin yanı sıra prestijli bir adresiniz oluyor.

Günümüzde, bir yere bağlı olmadan mobil ve ev ofis çalışanların sayısı oldukça artmıştır. Sürekli ofisinde bulunmayan şirket sahipleri her ne kadar evden işlerini yönetse de önce prestijli bir adrese ihtiyaçları vardır. Kartvizitlerinde ve resmi belgelerinde yer alan adresler ile müşterilerine ve iş birliği yapılan şirketlere daha profesyonel bir imaj çizmek mümkündür.

Evden çalışanlar ofis içi işleri yönetmekle zaman kaybetmeden sadece işlerine odaklanabilirler. Gelen aramaların cevaplanması, posta ve kargoların alınması ve bu bilgilerin eposta yoluyla anlık olarak gönderilmesiyle her şeyden haberdar olabilirler. Genel ve personel gideri olmadan ofisinizi eOfis yönetirken, siz evden işinizi yönetebilirsiniz.

27 Mayıs 2013 Pazartesi

Toplantılarınızı eOfis’te yapın işinize prestij katın

eOfis, Yeşilköy Dünya Ticaret Merkezi,  Ataşehir Flora Suite Offices,  İstiklal caddesi Elhamra İş Merkezi, Bakırköy Garden Office Marmara Forum ve Kartal Hukukçular Towers gibi seçkin ve prestijli plazalarda faaliyet göstermektedir.
eOfis her lokasyonunda çeşitli büyüklüklerde tam donanımlı toplantı odalarına sahiptir.
Şirketler bu toplantı odalarını istediklerinde çok cazip şartlarla kullanabilirler.
Tüm toplantı odalarımızda Full HD TV,  Full HD Projeksiyon, Flipchart, sınırsız içecek servisi bulunmaktadır.
 
İster İstiklal Caddesi’ nde ister Marmara Forum alışveriş merkezinin yanı başında Garden Office’ te çalışabilir ya da toplantılarınızı yapabilirsiniz. Ya da İstanbul manzaralı Ataşehir şubemizde yerinizi alabilirsiniz.
 

16 Mayıs 2013 Perşembe

Yeni ofislerimiz Taksim ve Ataşehir’ de yerinizi alın

Prestijli lokasyonlarda sanal ofis, hazır ofis ve toplantı odası kullanım hizmeti veren eOfis 2013 Mart ayı itibarıyla İstanbul’ un yeni finans merkezi Ataşehir’ de ikinci şubesini açtı. Hızlı ve emin adımlarla büyüyen eOfis sonrasında İstanbul’ un en popüler ve merkezi lokasyonu olan İstiklal Caddesi’ nde tarihi Elhamra binasında üçüncü şubesinde faaliyete geçmiştir.

Girişimcilerin ve mobil çalışanların en çok tercih ettiği sanal ofis sisteminde, prestijli bir adrese sahip olmanın ve telefonlarınızı cevaplayan, posta ve kargolarınızı karşılayan sekreterlik sisteminin avantajları oldukça fazladır. İsteğiniz doğrultusunda yerel bir telefon numarası tahsis edilerek, telefonlarınızı bu numaraya yönlendirebilir ve aramalarınızın bilgisini anlık olarak eposta yoluyla alabilirsiniz. Hazır ofislerde ise sanal ofiste alınan hizmetlere ilaveten kapalı ve özel olarak dekore edilmiş ofislerde sadece işinize odaklanabilirsiniz.

Açılan yeni ofis şubelerinde, eOfis müşterilerin taleplerini göz önünde bulundurmuştur. Özellikle yabancıların tercih ettiği Taksim şubesinde eOfis modern ve tam donanımlı toplantı odaları ile dikkat çekiyor. Kısa süreli, saatlik, günlük ve aylık olarak kiralamalar yapabileceğiniz toplantı odalarında profesyonel toplantılar yapabilirsiniz.

Ataşehir Flora Suite Office’ te 28. ve 23. katlarda hem muhteşem İstanbul manzarası hem de ev ofis konsepti ile çalışmak isteyenlere konforlu ve rahat bir çalışma ortamları sağlamaktadır. Hem kapalı hem de açık ve paylaşımlı hazır ofisleri ile İstanbul’ un Anadolu yakasında ofis ihtiyacı olanlara farklı seçenekler sunulmaktadır.

Eofis’ in İstanbul’ da Avrupa ve Anadolu yakasında açılan yeni şubelerinde Hazır ofisleri ve Toplantı odalarını kullanma fırsatını kaçırmayın.

9 Mayıs 2013 Perşembe

Ne kadar mutlu olduğunuzu cep telefonunuz gösterecek

Cambridge Üniversitesi’nden araştırmacılar akıllı telefondaki verileri dikkate alarak kullanıcının mutluluk düzeyini gösteren bir uygulama geliştirdi
EmotionSense adı verilen bu uygulama, telefon üzerinden kullanıcının nerede olduğu, ortamın ne kadar gürültülü olduğu ve kimlerin iletişim halinde olduğu gibi bilgileri topluyor. Toplanan bu veriler, kullanıcının haletiruhiyesini gösteren durum bildirimleri ile birleştiriliyor.

EmotionSense, bilgisayar teknolojilerinin sosyal bilimler alanındaki araştırmaları desteklemesi amacıyla gerçekleştirilen örnek projelerden birisi olarak kabul ediliyor.
Ses tanıma teknolojisini de kullanan bu uygulama sayesinde kullanıcının mutlu veya mutsuz olduğu herhangi bir müdahaleden bağımsız olarak ortaya çıkıyor.

Uygulamanın ilk deneme kullanımlarında yüzde 70 düzeyinde doğru sonuçlar elde edildiği söyleniliyor.

Uygulama şu anda sadece Android telefonlara indirilebiliyor. Araştırmacılar, diğer akıllı telefonlar için de uygulamayı geliştirmeye çalışıyor.

Cambridge’deki araştırmacıların bu projeye ek olarak yürüttüğü bir diğer çalışma da GPS araç navigasyonu üzerinden duygusal durum algılamayı içeriyor. Araç panelinde bulunan GPS cihazı insanların yüz ifadelerini, ses tonunu ve el hareketlerini algılayabilen özel sensörler kullanıyor.


Kaynak:
www.computerworld.com.tr

8 Mayıs 2013 Çarşamba

E-ticaret yapmak isteyen girişimciler için dinamikler

 

Türkiye’de Girişimcilik ruhu ile E-Ticaret yapmak isteyenler için bazı dinamiklerden bahsetmek gerekirse ;

Malumunuz İnternet kullanıcılarının Amerikada %70’i, Avrupada %45’i, Türkiye’de %20’si internetten alışveriş yapmakta. ABD’de toplam perakende hacmi 3.225 milyar dolar, çevrimiçi perakende hacmi 231 milyar dolar (%7). Birleşik Krallık olan UK’de toplam perakende hacmi 523 milyar dolar, çevrimiçi perakende hacmi 91 milyar dolar (%17). Türkiye’de toplam perakende hacmi 310 milyar dolar, çevrimiçi perakende hacmi 2,5 milyar dolar (%0,7) gibi verileri biliyoruz.

Peki bu pastadan ne yaparak pay alabiliriz ? İşte cevabı :

1-E-Ticaret güven ve müşteri sadakati yaratma işidir.Eğer e-ticaret sitesi açacaksanız mutlaka kurumsal bir firmadan destek alarak sitenizi açın.Yeni yazılım ile uğraşmayın.Örneğin Türkiye’nin öncü e-ticaret altyapı sağlayıcısı olan Neticaret ‘i bu konuda tercih edebilirsiniz.

2-Sitenizi açtıktan sonra müşterinin hızlı kargo ve teslimat , taksitli veya alternatif ödeme seçenekleri gibi beklentileri olduğunu bilmeniz buna göre sitenizde imkanlar sunmanız gerekmektedir.

3-Müşteriler genelde saat 19:00 ‘dan sonra e-ticaret sitelerinde alış veriş yapar ancak kadın giyim ürünleri satışı yapıyorsanız müşterinin alış veriş saatleri öğlendir. Yapabiliyorsanız her zaman yapamıyorsanız bu saatlerde mutlaka sitenizde online destek kısmınız aktif olsun.

4-Müşteri her zaman düşük fiyat, hızlı teslimat bekler.Buna göre ürün ve kargo fiyatlarınızı düzenleyin.Kargo firmanızı iyi seçin ve teslimat sürenizi mümkün olduğunca kısa tutun.

5-Sitenizde mutlaka iletişim bilgileriniz olsun , müşteri istediğinde size rahatça ulaşabilsin.

6-İnternetten alışveriş yapanların yüzde 95'i bedava kargo, yüzde 91'i bedava iade, yüzde 75'i garantili teslim süresi, yüzde 69'u daha hızlı teslim süresi istiyor.Bu bilgiler ışığında lojistik ağınızı kurun.

7-E-Ticaret sitenizin yaptığınız iş ile ilgili özel bir tasarım içermesine özen gösterin.

8-Müşterilerinize beklenmedik anlarda hediyeler veya sürprizler sunun. Bu haberli bir hediyeden çok daha etkin olacaktır.

9-Çok trafik alan internet sitelerinde reklam verin. Reklamlarınızda indirim rakamları göz önünde olsun.

10-Bazı ürünlerde bazen ürün stoğu yaparak ciddi indirimli ürün satışı sağlayabilirsiniz.Bu nedenle yer yer ürün stoğu oluşturun!

Kaynak : Neticaret

6 Mayıs 2013 Pazartesi

Girişimciye hazır ofis ve sanal ofis hizmeti


Yeşilköy Dünya Ticaret Merkezi, Ataşehir ve İstiklal Caddesi’ndeki ofisleriyle girişimciler ve iş insanlarına hazır ofis hizmeti sunan eOfis, hizmet ağlarını genişletecek, Mecidiyeköy, Levent ve İzmir’de yeni ofislerini açacak.

Girişimciler ve iş insanları artık hazır ofis hizmetiyle rakiplerinden bir adım öne çıkabiliyor. Hazır ofis hizmetleri veren eOfis Genel Müdürü Arzu Kaliç, hizmet ağlarını genişletmek için Mecidiyeköy, Levent ve İzmir’de önümüzdeki aylarda yeni ofislerini açacaklarını söylüyor. Tercih edilmelerindeki en önemli nedenlerden birinin Atatürk Havalimanı’na 3 dakikalık mesafede olmaları, İstanbul Dünya Ticaret Merkezi ve CNR Fuar alanına yakınlıkları olduğunu vurguluyor: “Ataşehir bölgesine olan talebin artmasıyla beraber Mart ayı itibarıyla Ataşehir Flora Suite&Offices’te yeni şubemiz ve Taksim’de yeni şubemiz faaliyete geçmiştir. Yakın bir zamanda Mecidiyeköy’de yeni ofis alanlarımızla hizmet vermeye devam edeceğiz.”
“Ofislerimizin özellikle prestijli plazalarda, ulaşımı kolay ve merkezi lokasyonlarda olmasına dikkat ediyoruz” diyen Arzu Kaliç, tam donanımlı modern ve lüks bir ofiste bulabilecekleri tüm hizmetlerin yanısıra işbirliği yaptıkları şirketlerle mali müşavirlik, hukuk danışmanlığı, bilişim teknolojileri hizmetleri konularında da müşterilerini desteklediklerini anlatıyor: “Ofislerimizde çeşitli büyüklükte tam donanımlı toplantı odaları, kapalı ve açık ofisler, kısa süreli çalışma deskleri, iş salonları, telefon görüşme odaları ve self servis mutfak alanları bulunduruyoruz. İstanbul ve Türkiye’nin tüm popüler iş merkezlerinde bir eOfis açarak müşterilerimizin yurdun heryerinde ofis hizmeti almasını hedefliyoruz.”
‘Hazır Ofis’ ve ‘Sanal Ofis’ müşterileri eOfis’in tüm ofislerinin diğer alanları ve toplantı alanlarını istedikleri zaman saatlik ve günlük olarak yüzde 50 indirimli fiyatlarla kullanabiliyor. Hizmetler 1 saatten 1 yıla kadar yapılabilecek esnek sözleşmelerle sunuluyor. Ofis kurulum için yapılan hiçbir yatırım müşteriye yansıtılmadığı gibi Stopaj yerine KDV avantajı sağlanıyor. A sınıfı plaza da yüzde 20’den yüzde 80’e kadar maliyetler düşüyor.
Arzu Kaliç, sundukları hizmetleri şöyle özetliyor: “Herhangi bir ofis paketiyle şirketinizin yasal adresini eOfis’in ofislerinden birine kurabilirsiniz. Firmanıza tahsis edilen bir telefon ve fax numarası ile gelen çağrılarınız karşılanır, istediğinizde size yönlendirilir, alınan notlar ve faxlar anında sizlere email veya sms yolu iletilir. IP santralin tüm özelliklerini uzaktan yöneterek kullanabilirsiniz. Gelen posta ve kargolarınız kayıt altına alınır, saklanır, istediğinizde adresinize gönderilir. Santral ve kargo postalarınızı web tabanlı programlarımızla istediğiniz gibi konrol edip size özel ayarlarla sekreteryayı yönlendirebilirsiniz. eOfis’in IOS ve android uyumlu mobil uygulamalarıyla tüm not ve iletilerinizi ve ofisteki birçok işinizi cep telefonunuz üzerinden takip edebilirsiniz. Sistem üzerinden diğer ofis ve toplantı odaları kullanımı için rezervasyonlarınızı yapabilirsiniz. Ofislerimiz içinde bizlerle beraber çalışan hukuk müşavirleri ve mali müşavirlerden işinizle ilgili tüm desteği alabilirsiniz. HD projeksiyon ve büyük ekran LED Tvler ile donatılmış 6-16 kişilik toplantı odalarında görüşmelerinizi yapabilir ya da önemli toplantılarınızı gerçekleştirebilirsiniz. Gelen misafirleriniz karşılanırken dilerseniz toplantılarınızda yiyecek ve içecek servisi yaptırabilirsiniz. Ofis içinde kullanabileceğiniz hızlı ve ücretsiz yüksek hızlı internet ve fotokopi, faks ekipmanlarıyla bir ofisten beklediğiniz herşeye sahip olabilirsiniz.”

Hazır Ofis: Kullandıkça öde gibi esnek bir kullanıma sahip olan hazır ofis sisteminde müşteriler, hiç yatırım yapmadan, hiçbir genel gider ödemeden, temizlik, güvenlik, sekreterya ve mutfak vb. personel giderleri olmadan, tüm bu işlerle uğraşmadan ofislerinde sadece işlerine konsantre olarak çalışabiliyor. eOfis’te çok düşük ücretlerle bir kişinin çalışabildiği çalışma desklerinden, yüksek sayıda kişinin çalışacağı çeşitli büyüklükte ofis alanları mevcut.

Sanal Ofis: Özellikle evden çalışan, sık seyahat eden ve ofisini sürekli kullanmayan bazı girişimciler tam zamanlı kullanmadıkları ofislere yüksek kira bedeli ödemek yerine sanal ofis hizmetini alarak çok daha uygun şartlarla istedikleri zaman ofisi kullanarak çok daha avantajlı ve prestijli bir ofise ve sabit telefon numarasına sahip oluyor, sekreterlik hizmetlerinden yararlanabiliyor.

Kaynak:
http://www.kobi-efor.com.tr

 

3 Mayıs 2013 Cuma

Melek Yatırımcılar vs Risk Sermayedarları: Aralarındaki Farklar Neler?

Melek Yatırımcı (Angel Funding)

Terim olarak yeni girişimlere riskli sermaye yatırımı yapan, biçimsel olmayan yatırımcılar şeklinden tanımlanan melek yatırımcılar girişime başlangıç evresinde destek olurlar. Girişimden yaptığı yatırım miktarıyla doğru orantılı hisse almakla birlikte genelde bireysel destek sunarlar. Ekonomik, sosyal ve kişisel sebepler, finansal faktörlerin yanı sıra yatırım kararlarını etkiler. Karar alma sürecine içgörülerini eklemekte sakınca görmeyen melek yatırımcılar exit’e (başarılı olan girişimden çıkış yapmak) kadar girişimin bir parçası olmayı tercih ederler.

Risk Sermayedarları (Venture Capital)

Yeni bir girişime ya da hayata geçtikten belli bir zaman sonra finansal desteğe ihtiyacı olan şirketlere yatırım yapan risk sermayedarları, birden çok paydaştan oluşur. Bir girişime yatırım yapmadan belirli bir zamanı fon toplamakla geçirirler. Karar alma süreçleri, aldıkları riskin tüm detaylarını değerlendirmekle geçer ve bu yüzden uzundur. Risk sermayedarları, belirli bir iş ağına oldukça profesyonel yaklaşırlar. Riski minimuma indirebilmek için yatırımlarını farklı girişimlere dağıtırlar. Yatırımdan bekledikleri geri dönüş diğer yatırım türlerine oranla daha net ve keskindir.

Melek Yatırımcılar ve Risk Sermayedarları Arasındaki Farklar

Melek yatırımcılar ve risk sermayedarları arasındaki farkları 4 başlık altında toplayabiliriz;
Yatırım miktarı: Melek yatırımcılar küçük miktarlarda finans desteği sağlayabilirken, risk sermayedarları bu rakamları oldukça yüksek seviyelere çıkarabiliyor, yatırıma bekledikleri geri dönüşler açısından da büyük farklılıklar oluşturabiliyorlar. Örneğin; 50.000 dolar yatırdığı bir girişimden yüzde 100 kar bekleyen risk sermayedarlarının 2 milyon dolar değerinde finansal destek sağladıkları girişimden bekledikleri kar oranı ise en az yüzde 40′dır.
Profesyonel/amatör: Risk sermayedarları yatırımcılığı bir meslek olarak ele alırlar ve sürekli bu işi sürdürürler. Hayatlarının belirli bir süresini girişimciliğe ayırmış olma ihtimalleri yüksek olan melek yatırımcılar, tek bir iş ağına odaklanmazlar. Genellikle yatırımcı kimlikleri dışında var oldukları alanlar söz konusudur.
Yatırım kaynağı: Melek yatırımcılar bir girişime ayırdıkları kaynağı, kendi kazandıkları ve biriktirdikleri üzerinden sağlar. Bireysel dahil olur ve çıkarlar. Risk sermayedarları için bu durum tam tersidir. Ortaklık, emeklilik yatırımları, güçlü birey ve aileler gibi farklı tanımda paydaşların bir araya geldiği risk sermayedarlarında girişime ayrılacak kaynağın yönetilmesi söz konusudur.
Yönetim şekli: Risk sermayedarları, yatırım yaptıkları her girişim için ayrı bir kurul oluşturlar. Finansal kaynağı sağlayan kişilere karşı sorumlulukları vardır. Girişimden daha çok yaptıkları yatırıma dahil olurlar. Melek yatırımcılar ise finansal çözümle birlikte projeye dahil olarak katma değer sağlama çabasındadırlar.
Özetle, girişiminizin alanı, sektörü, finansal gereksinimleri size en doğru yatırımı seçmekte yardımcı olacak unsurlardır. Fikrinizin proje özgünlüğünü getirip, farklılaşmanızı sağlaması yadsınamaz bir gerçek olsa da, alacağınız yatırım bu fikrin uygulanabilme ve rekabet sürecini sizin lehinizde değiştirecek etkendir. Yatırımcınızla oluşturacağınız bu organik bağın önemi bu kadar açıkken, seçeceğiniz yatırım türü girişiminizin başarıya ulaşması yolunda alacağınız ilk doğru karar olacaktır.

Kaynak:
http://eticaretmag.com

2 Mayıs 2013 Perşembe

5. Avrupa KOBİ Haftası

Avrupa KOBİ Haftası, Avrupa Komisyonu’nun 2009 yılında 37 ülkede KOBİ’lere yönelik olarak eş zamanlı faaliyetler gerçekleştirilmesi için başlattığı bir inisiyatiftir. 5. Avrupa KOBİ Haftası, 25-30 Kasım 2013 tarihleri arasında gerçekleştirilecektir.
Çalışmaları yürütmek üzere oluşturulan çalışma grubunda KOSGEB kamu sektörünü temsilen, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) ise Türk özel sektörünü temsilen Ulusal Koordinatör olarak yer almaktadır.

5. Avrupa KOBİ Haftası Zaman ve Kapsamı
5. Avrupa KOBİ Haftası 25 – 30 Kasım 2013 tarihleri arasında gerçekleştirilecektir. Belirtilen tarihlerin yanı sıra Nisan ayı başından yılsonuna kadar; Avrupa Birliği destekleri, ulusal destekler ve girişimcilik konuları başta olmak üzere KOBİ’lere yönelik tüm konularda gerçekleştirilecek olan seminer, konferans, eğitim, fuar vb. organizasyonlara Avrupa KOBİ Haftası şemsiyesinde yer verilecektir
Kimler Faaliyet Düzenleyebilir?
KOBİ’lere hizmet sunan tüm kamu veya özel sektör kurum/kuruluşları ve oda/borsalar KOBİ’lere yönelik düzenledikleri faaliyetleri Avrupa KOBİ Haftası kapsamına alabilecektir.
Nasıl Başvuru Yapılır?
Avrupa KOBİ Haftası kapsamında yapılması öngörülen faaliyetlerin http://ec.europa.eu/enterprise/intsub/sme-week/index.cfm?lng=28 adresinde yer alan forma 30 Kasım 2013 tarihine kadar işlenmesi gerekmektedir. Faaliyetlerin gerçekleşme tarihinden en az 1 ay önce sisteme kayıt edilmesi önem taşımaktadır.

30 Nisan 2013 Salı

iPhone mu Android mi?

Akıllı telefon alacakların karşısındaki en kritik soruyu sorarak başlayalım: “Android’li mi olsun yoksa iOS’la mı çalışsın? Diğer bir deyişle Google’ın işletim sistemiyle çalışan Samsung, HTC, Sony, Huawei… mi olsun?

Yoksa Apple’ın iPhone’u mu?” Öncelikle Android açık, iOS ise kapalı bir yazılım. Kapalı yazılımlar, virüs ve benzeri dış tehditlere karşı daha güvenlidir ancak kullanıcı bu tarz cihazlar üzerinde daha az kontrol sahibidir. Bilgisayarınızdan iPhone’a şarkı, video veya film yüklemek istediğinizde karşılaştığınız aşamalar, bu yazılımın kullanıcı dostu olmayan yönünü gözler önüne serer. Android gibi açık yazılımlarda ise telefona şarkı ve film yüklemek, USB belleğe herhangi bir belge atmak kadar pratiktir. Ancak unutmayın ki akıllı cihaz dünyasında en çok kullanılan uygulamaların hemen hemen hepsi ilk önce iOS platformu için sunulmuştur. Diğer taraftan Whatsapp gibi çok kullanılan bazı uygulamaları iPhone’cular ücretli indirebilirken, Android’ciler ücretsiz kullanabiliyor. iOS işletim sistemiyle çalışan tek cihaz olan iPhone, yılda biri ana ürün (4, 5…) diğeri tamamlayıcı ürün (4S, 5S….) olmak üzere 2 yeni model ile karşımıza çıkıyor. Android’i kullanan birden fazla marka (Samsung, HTC, Sony, Huawei…) olduğu için yılda onlarca farklı yeni model ile karşılaşıyoruz. Bu durum, yeni ekran, işlemci, görüntü teknolojilerinin Android’e yerleşme süresini de kısaltıyor. Örneğin iPhone’un 2011 sonunda 4S ile ulaştığı 8 MP’lik kamera, Android’de 2010 başında vardı. Android’de artık standartlaşmaya başlayan mobil ödeme teknolojisi NFC ise iPhone 5’te bile hâlâ yok.

ŞARJI DA BİTMESE!Telefonlar akıllandı ama artan özellikler pil ömrünü de kısalttı. Bu durumda şarj kablonuz olmadan en azından bir gün geçirebilmek için bataryası 2000 mAh (miliamper) ve üstü olan telefonları tercih edin.

Kaynak:
www.haberturk.com

29 Nisan 2013 Pazartesi

Marka taklitçiliğine karşı otomatik sorgulama geliyor

Avrupa'nın en çok marka başvurusu yapılan ülkesi Türkiye'de 3 milyar dolarlık pazar büyüklüğüne ulaşan taklit ürünlere karşı hem ağır para cezaları hem de sahteciliği ortaya çıkarmak üzere gümrüklere yeni bir sistem geliyor.
Destek Patent Yönetim Kurulu Başkanı Kemal Yamankaradeniz, Dünya Gazetesi'ne yaptığı açıklamada, Türkiye'de marka müracaatlarının ciddi boyutlara ulaştığını, 2012'de bu rakamın 110 bin olduğunu, 2011'de Avrupa'nın en çok marka müracatı yapılan ülkesi unvanını Fransa'dan alan Türkiye'nin geçen yıl da bunu koruduğunu söyledi.
Yeni Patent Kanunu neler getirecek?

Yeni Patent Kanunu ile birlikte üniversitelerin de kurumsal olarak patent müracaatında bulunabileceğini, buluşcu öğretim üyelerine buluştan elde edilen gelirin 3'te birinin verilmesi zorunluluğu getirildiğini ifade eden Yamankaradeniz, teknoloji transfer ofislerinin önünün açılacağını, teknolojide kümelenmeler olacağını, YÖK Yasası ile birlikte üniversitelerin özel sektör ile ortak teknoloji transfer ofisleri kurabileceğini anlattı. Yamankaradeniz, yeni kanun ile Türkiye'de lisanslı üretimin yaygınlaştırılacağını ifade ederek, "Patent başvurusu yapan teknoloji transfer ofisleri veya Ar-Ge merkezleri, patentleri kendi sektörlerindeki diğer firmalarla da paylaşabilecek" dedi. Türkiye'nin lisanstan para kazanma kültürüne sahip olmadığını, lisanssız üretimden dolayı ciddi kayıplar oluştuğunu belirten Yamankaradeniz, Türkiye'de nitelikli buluş sayısının 3'te bir seviyesinde bulunduğunu kaydetti. Türk Patent Enstitüsü'nün (TPE) 2023'te 50 bin yerli patent başvurusuna ulaşmayı hedeflediğini bildiren Yamankaradeniz, "Şu anda bu rakam 5 bin. Türkiye'de 200 bin sanayi işletmesi var. Bunlardan 50 bin patent çıkması çok zor değil" diye konuştu.

Yamankaradeniz, elektronik ortamda TPE'ye direkt bağlanılacağını, gümrüklerde marka taklitçiliğine karşı daha etkin bir koruma sistemine geçileceğini, otomatik sorgulamanın geleceğini duyurdu. Yamankaradeniz, "Almanya'da, ABD'de bir mal ülkeye girerken sorgulanıyor, 'bunun esas sahibi kim' diye... Burada da ürünler gümrüğe gelir gelmez üzerindeki marka araştırılıyor. Eğer o marka malı ihraç ya da ithal edenin değilse 'senin bu markayı üreten firmadan almış olduğun sözleşmen var mı? Varsa ibraz et' deniliyor. Eğer o sözleşme ibraz edilemezse markanın sahibi aranarak 'bu ürün sana mı ait' diye soruluyor" şeklinde konuştu. Artık gümrüklerin taklit ürünlere fırsat vermeyen merkezler haline geleceğini vurgulayan Yamankaradeniz, yeni kanunda taklit ürün üretenler için 20 bin liradan başlayıp 1 milyon liraya kadar çıkan idari para cezalarının söz konusu olacağını bildirdi.

Kaynak:
http://www.istekobi.com.tr/

Mobil Cihazlardaki 7 Güvenlik Açığı

Bilgisayarlar, telefonlar, tabletler derken teknolojiyi hayatımızın her alanında kullanmaya başladık. Bir çoğumuz en kritik bilgilerimizi artık kişisel bilgisayarlardan çok, akıllı telefon ve tabletlerde taşıyoruz. Özel fotoğraflarımız, videolarımız, telefon defterimiz, elektronik postalarımız hatta dolaştığımız yerlere kadar her türlü özel bilgi, akıllı telefon ve tabletlerimizde bulunuyor. Ayrıca gerekli önlemleri almazsak kolayca elde edilebiliyor.
İşte yaptığımız 7 ölümcül hata ve almamız gereken önlemler;

Mobil cihazlar için tehdit az: Mobil cihazlarda tehlikeyi artıran en önemli unsur, güvenlik önlemlerinin yetersiz olması. Çünkü bilinenin aksine çok az kişi cihazında hiçbir şifre veya güvenlik yazılımı kullanmıyor. Bu da tehlikeyi artırıyor.

Basit ve ilk akla gelen şifreler: Kullanıcıların şifreleri oldukça basit ve kolayca tahmin edilen rakam veya harflerden oluşturuyor. Doğum tarihi, tuttuğunuz takımın kuruluş yılı gibi seçilen şifreler sizi kolayca ele veriyor.

Sosyal ağlarda basit tuzaklar: Facebook, twitter, foursquare ve Google+ gibi sosyal ağ uygulamaları mobil cihazlar üzerinden kullanılıyor. Sosyal ağlar, kişisel bilgilerin en rahat toplandığı alan. Unutulan güncellemeler: Kullanıcılar mobil cihazların güncellemelerini çoğu zaman unutuyor. En son güvenlik güncellemeleri ve yamalar bu yüzden mobil cihazlara yüklenemiyor. Bu da saldırılar için uygun iklim oluşturuyor.

'Özgür olalım' derken yasal olmayan sürüme kurban olmak: Genelde iOS tabanlı iPhone işletim sisteminde bedava yazılım ve güncelleme için şifre kırmak güvenliği de tehdit ediyor. Güvenlik ayarları yapılamadığı için kullanıcılar tehdidin farkında değil.

Açık unutulan kablosuz bağlantılar: Kablosuz WiFi bağlantısı veya fotoğraf, veri alışverişi için kullanılan kablosuz bluetooth bağlantısı kişisel bilgilerin ele geçirilmesine neden oluyor. Cihazın kime ait olduğu da bilindiği için adres defteri veya fotoğraflar kolayca ele geçiriliyor.

Bedava WiFi, 3G'den tatlıdır: Pek çok kişi ücretsiz WiFi bağlantısının peşinde koşuyor. Kafe, restoran ve havalimanı gibi halka açık alanlar önemli riskleri de oluşturuyor. Bankacılık işlemi için kullanılan şifreler veya elektronik posta hesapları en çok bu tür ortamlarda kaptırılıyor. Bu uygulamları kullanırken 3G şebekesi daha güvenli.
Kaynak: Sabah

26 Nisan 2013 Cuma

Dijital pazarlama ve e-ticarette istihdam pazarı büyüyor


Sosyal medya, mobil uygulamalar, e-ticaret ve dijital pazarlama sektörleşirken, kendi mesleklerini ve istihdam piyasasını da yaratmış durumda. Çoğunda henüz resmi eğitim imkânı bulunmayan bu konularda kendini yetiştiren az sayıda "alaylı" uzmana talep artıyor. İnternet ve mobil mecranın, istihdamda da kendi kurallarını yarattığını söyleyen Kariyer.net Genel Müdürü Yusuf Azoz , "Kariyer.net’te belki iki üç yıl önce adı bile geçmeyen bazı uzmanlar için firmalardan gelen talep, dikkat çekici boyutlara ulaştı. Sosyal medya uzmanı, arama motoru optimizasyonu (SEO) uzmanı, e-ticaret uzmanı, mobil içerik geliştirme veya mobil pazarlama uzmanı gibi pozisyonlar için yayınlanan iş ilanlarının sayısında her yıl bir önceki yıla göre iki üç kata varan artışlar gözleniyor. İlan sayıları hala az ama bu alanlarda deneyim ve bilgi sahibi olan adaylar çok iyi koşullarda iş bulabiliyor." diyor. Rakamlar da oldukça ilginç.. Kariyer.net’te bilişim sektöründe, 2012 yılı boyunca bir önceki yıla göre %19 artışla 12.650 iş ilanı yayınlandı. Böylece Bilişim, geçtiğimiz yıl en çok istihdam yaratan 3. sektör oldu. Bilişim sektörünün alt sektörlerinden biri olarak ayrıştırılan internet sektöründe bu rakam 1356 iş ilanı olarak gerçekleşti. Artık başlı başına bir sektör haline gelen e-ticarette ise önceki yıla göre % 37 artışla 938 iş ilanı yayınlandı.

Henüz bu alanlarda birkaç sertifika programı dışında resmi bir eğitim olmadığı için, dijital istihdam piyasası henüz "alaylı" profesyonellerin elinde. Bu yüzden Kariyer.net’te bu uzmanlar için verilen iş ilanlarında "deneyim" şartı öne çıkıyor. "Daha parlak koşullarda iş sağlayan alanlar, her sektörde olduğu gibi bilişimde de hep en son teknolojiyle ve en son trendlerle ilgili olanlar" diyen Azoz, özellikle dijital istihdam piyasasında kendine yer bulmak isteyen profesyonellerin sürekli öğrenmeyi bir yaşam felsefesi haline getirmesi gerektiğinin altını çiziyor. Çünkü bilişimin herhangi bir alanında uzmanlaşmak için resmi eğitimin üzerine mutlaka yeni bir şeyler öğrenmek ve kendini geliştirmek çok önemli.

e-ticaret iş arayanların gözdesi

Kariyer.net’te 5 bin 319 adayın katılımıyla gerçekleştirilen anket, iş arayanların e-ticaret alanındaki iş fırsatlarına oldukça sıcak baktıklarını ortaya koyuyor. Katılımcıların yüzde 80’i e-ticaretin kariyer anlamında gelecek vaad ettiğini düşünürken, bu alanda eğitim almak ve kariyer yapmak isteyenlerin oranı da sırasıyla %71 ve %78 olarak dikkat çekiyor.

e-ticaret alanındaki iş fırsatları sizce gelecek vaad ediyor mu?
Evet %80
Hayır %20

e-ticaret alanında eğitim almak ister miydiniz?
Evet %71
Hayır % 29

e-ticaret alanında kariyer yapmak ister misiniz?
Evet %78
Hayır %21

Kaynak:
Dünya Gazetesi

25 Nisan 2013 Perşembe

Uygulamalı Girişimcilik Eğitimi başladı...


Gençlik ve spor bakanlığı ile KOSGEB işbirliği altında düzenlenen Uygulamalı Girişimcilik Eğitiminin 2. dönemi Adıyaman, Ankara, Aksaray, Bursa, Diyarbakır, Erzurum, İstanbul, Kayseri, Kocaeli, Konya, Manisa ve Trabzon illerinde verilmek üzere başlamıştır.

Sadece bu illerde düzenlenecek ve ücretsiz olarak verilecek girişimcilik eğitimini başarıyla tamamlayan ve sertifikalarını almaya hak kazanan girişimciler KOSGEB’ in yeni iş kuranlara verdiği 30 Bin TL’ ye kadar hibe ve TL'ye kadar faizsiz krediye başvuru hakkına sahip oluyorlar.

Eğitim içeriği:
Genç Girişimciler İçin Uygulamalı Girişimcilik Eğitimi aşağıda belirtilen dört ana modülden oluşan toplam 70 saatlik sınıf içi ders ve atölye çalışmalarını kapsar.

1. Modül; girişimcilik özelliklerinin sınanması, iş fikri geliştirme ve yaratıcılık egzersizlerine kapsayan 8 saatten oluşur.
2. Modül; iş planı kavramı ve öğelerini (pazar araştırma, pazarlama planı, üretim planı, yönetim planı, finansal plan) kapsayan 18 saatten oluşur.
3. Modül; iş planı öğelerinin pekiştirilmesine yönelik atölye çalışmalarını (pazar araştırma, pazarlama planı, üretim planı, yönetim planı, finansal plan) kapsayan 24 saatten oluşur.
4. Modül; iş planının yazılması ve sunumunda dikkat edilecek hususları kapsayan 20 saatten oluşur.

24 Nisan 2013 Çarşamba

Yapı Fuarı -Turkeybuild İstanbul 2013

Firmaların yeni pazarlara açılması için önemli bir platform olan ve 100 binden fazla ziyaretçi çeken Yapı Fuarı-Turkeybuild İstanbul, 1150 katılımcı firmayla sektörünün en büyük iki fuarı arasında gösteriliyor.

Yapı sektörünün Türkiye ve Balkanlar, Rusya ve Birleşik Devletler topluluğu ülkeleri ile Ortadoğu ve Kuzey Afrika' yı kapsayan bölgedeki en büyük buluşma noktası olan Yapı Fuarı-Turkeybuild İstanbul, 24-28 Nisan tarihleri arasında sektörün tüm paydaşlarını buluşturuyor. Yapı Endüstri Merkezi' nin düzenlediği ve bu yıl 36.sı gerçekleşek olan fuar, 81bin metrekarelik 12 salon ve açık alanında, 1150 katılımcı firma ile Tüyap Fuar ve Kongre Merkezi' nde gerçekleşiyor. Düzenlediği alan açısından yapı sektöründe düzenlenen dört büyük fuar arasında üçüncü olan Yapı Fuarı, katılımcı sayısından ise ikinci sırada yer alıyor. Firmaların kendilerini, yeni ürünlerini ve sundukları hizmeti tanıtma fırsatı bulduğu fuar, üretici ve ihracatçı firmaların yeni pazarlara açılması için de önemli bir platform görevi üstleniyor. Yurtiçi ve yurtdışından pekçok alım heyetinin ziyaret edeceği ve geçtiğimiz yıl 109 bin ziyaretçinin katıldığı Yapı Fuarı gittikçe uluslararası bir boyut kaanırken, fuara bu yıl yine 100 binin üzerinde ziyaretçi gelmesi bekleniyor.

FUAR KÜNYESİ

Fuarın adı: Yapı Fuarı-Turkeybuild İstanbul 2013
Fuarın tanımı: Yapı, İnşaat Malzemeleri ve Teknolojileri Fuarı
Fuar tarihi: 24-28 Nisan
Fuar yeri: Tüyap Fuar ve Kongre Merkezi/Büyükçekmece
Ziyaret saatleri: 10.00-19.00
Katılımcı sayısı: 1150


Kaynak:
Dünya|Fuar-Bilge Çolak

22 Nisan 2013 Pazartesi

Avrupa Bulut Ödülleri

Bilişim Sektörünün Yeni Global Ödülü

 
Türkiye’de olduğu gibi bütün dünyada Cloud Computing (Bulut Bilişim) rüzgarı esiyor. Bu alanın yarattığı ciro artarken, hizmet alan şirketlerin sayısında da dikkat çekici büyüme yaşanıyor.
Euro Cloud, işte bu büyüyen alanın Avrupa’daki en büyük organizasyonu olarak kıtanın tek ve en önemli ödülü’nü düzenliyor. EuroCloud Awards, organizasyonun temsilciliğinin bulunduğu ülkeler arasında düzenleniyor. Her ülke önce Yerel yarışmasını gerçekleştiriyor, kazananlar ise Brüksel’de (Artık Lükemburg) yarışıyor.

Bizz Consulting, Vodafone ile birlikte 2013 yılıyla birlikte bu önemli ödülü Türkiye’de de düzenlemeye başlıyor.

Cloud Award 2013 etkinliğinde Türkiye’nin bulut çözümü tedarikçilerinin başarıları vitrine çıkarılacak. Böylece Türkiye’de hızla yükselen Bulut Bilişim alanında yaratılan başarılı örnekler, hem iş dünyasının önde gelen üyelerinin yer aldığı jüri tarafından değerlendirilecek hem de Avrupa’da Türkiye’yi temsil etme olanağını yakalayacak.

Türkiye Bulut Ödülleri yarışması şu anda Türkiye bilişim sektöründe aktif olarak faaliyet gösteren inovasyoncu bulut çözümleri tedarikçileri ve müşterilerine yönelik olarak Avrupa EuroCloud Award çerçevesinde gerçekleştiriliyor.
Kaynak:
www.avrupabulutodulleri.com

17 Nisan 2013 Çarşamba

Şirket İsmi Seçiminin Önemi


Şirket kurmaya karar verdiniz. Tüm kaynakları hazırladınız. İş kolunuzu, gireceğiniz pazarı seçtiniz. Rekabet ortamını değerlendirdiniz. Sıra şirket ismi bulmaya geldi.
Şirket ismi işletmeler için büyük önem taşır. Sonuçta yaptığınız işlerde bu isimle hatırlanacaksınız. Bundan dolayı şirket ismi seçerken oldukça titiz çalışmalı ve seçici olmalısınız. Sonuçta bu isimle marka olacaksınız. Ayrıca ismi seçerken iş kolunuzla uyumlu olup olmadığına da dikkat etmelisiniz. İşinizle alakalı bir isim sizin için çok daha iyi olacaktır. Ayrıca seçilen akılda kalıcı ve çarpıcı bir isim olmalıdır. İsim seçmeyi önemli kılan bir diğer unsur ilerde şirket ismini değiştirilseniz, diğer isimle yapılan işler silinip gidebilir.

Unutmayın ki şirket başarıları isimle beraber yaşar. Ve Bir diğer önemli unsur şirket isminin daha önce kullanılmamış veya farklı bir şirket tarafından hala kullanılıyor olmasıdır. Çünkü bu hizmeti alan kişilerde kafa karışıklığına sebep olur. Ayrıca sizin başarılarınız diğer şirket tarafından yapılıyor gibi gösterilebilir. Ya da diğer şirket in hataları sizinmiş gibi davranılabilir. Bu konuya dikkat etmek oldukça önemlidir.
Şirket ismi işletmenin faaliyetlerini ifade etmekte büyük önem taşır. İyi düşünülmüş, dikkat çeken bir şirket ismi sizi bir adım öne çıkarabilir. Kullanıcıları sizi denemeye teşvik eder. İnsan aklında “BU NEDİR ?” sorusunu oluşturmak önemlidir. Unutulmaması gereken şirket ismi sadece başlangıçtır. VE sektörde iyi başlangıçlar önemlidir.
 
Kaynak:

11 Nisan 2013 Perşembe

İnovasyon Buluşmaları 2013


İş dünyasındaki yoğun rekabet ortamında şirketler için stratejik bir öneme sahip olan "İnovasyon", Açıkinovasyon öncülüğünde düzenlenecek toplantıda masaya yatırılacak. Global pazarda fark yaratmak ve rekabet avantajı elde ederek büyümek isteyen sektör ve şirketler için hazırlanan buluşmanın ilki 18 Nisan'da İstanbul Yapı-Endüstri Merkezi'nde gerçekleşecek.

Bankacılık sektörü inovasyon liderlerinin ağırlanacağı buluşmada hayata geçirdiği 5 bin 585 inovasyonla birçok ödülün sahibi olan First National Bank'ın İnovasyon Başkanı Paul Steenkamp konuşacak.

İnovasyon Buluşmaları Hakkında

Türkiye ve dünyadan nitelikli isimlerin konuşmacı olacağı İnovasyon Buluşmaları 2013 ile her dönem bir sektörde inovasyon teması işlenerek inovasyon kültürünün yaygınlaştırılması, sektörün geleceğine yönelik trendlerin belirlenmesi hedeflenmektedir. Konferans kapsamında başarılı danışmanlar ve sektörlerin önde gelenleri, Türkiye ve dünyadan başarı hikâyelerinin tartışılacağı üst düzey bir paylaşım ortamında bir araya getirilecektir.

İnovasyon Buluşmaları 2013, inovasyonu jenerik bir ifade olmaktan çıkarıp, nasıl hayata geçirileceğine dair somut ve pratik öneriler sunacaktır. İnovasyon buluşmalarının tümü bir konferans merkezinde, simültane tercüme, ikram, konferans düzeni v.b. tüm hizmetlerin en üst düzeyde sağlanması ile Açıkinovasyon.com tarafından organize edilecektir.

2013 Teması

İnovasyon Buluşmaları 2013 etkinliğinin teması bankacılık sektöründe inovasyondur. Bankalar geçmişte inovasyonu nasıl yaptılar, nasıl yapıyorlar ve nasıl yapacaklar sorularının cevaplarının aranacağı etkinlikte, başarılı inovasyon yönetimi programları ve inovatif ürün, hizmet, iş modeli örnekleri değerlendirilecektir.

Kaynak:
http://www.isteinsan.com.tr/isteinsan_gazete/83858.html
http://www.inovasyon2013.com/

10 Nisan 2013 Çarşamba

Girişimciliği Anlamak: Yolculuğunuzla İlgilidir!


Girişimcilik üzerine çeşitli tanımlar bulunmaktadır. Bir girişimciyseniz veya girişimci olma arzusuna sahipseniz, girişimcinin gerçekte ne anlama geldiğini ve nelerle ilişkilendirildiğini detaylı bir şekilde anlamak istersiniz.
Girişimciliğin; milyoner olmak, kendi işine sahip olmak veya ünlü olmak ile ilgili olduğunu düşünebilirsiniz. Bu düşünce tam anlamıyla doğru değil. Bunlar; girişimciliğin sonuçlarından yalnızca birkaçıdır, her zaman gerçekleşseler de gerçekleşmeseler de. Daha da önemlisi, bunların gerçekleşmesi gerekli de değildir.
Joseph Campbell’ın ‘Hero’s Journey’ adlı çalışması, girişimcinin yaşam döngüsünü başarılı bir şekilde haritalandırmaktadır. Bu blog, sadece bir başlangıç niteliği taşımakta, fakat Campbell’ın Finding Joe adlı dokümanter filmini izlerseniz bu kısa blogda özetlenenleri daha iyi anlayabilirsiniz.
Girişimcilik, sizin yolculuğunuzla ilişkilidir. Varış noktanız ise güçlerinizi bilmek ve onları tüm dünya ile paylaşmanız neticesinde belirlenir. Amaç, doğru bir şekilde kendinizi gerçekleştirmenizdir.


Girişimcilik Ölümle, Ayrılmayla Başlar
Campbell, kahramanın yolculuğunun iç çağrı ile başladığını iddia eder. Girişimci yolculukların çoğu da iç çağrı ile başlar. Sahip olduklarınızı terketmeniz ve ormana ilk adımınızı atmanız gerekmektedir. Harekete geçme çağrısı, anlamsız olsa da tüm mantığınıza karşı çıkabilecek kadar kuvvetlidir.
Fakat, ilk adımınızı attığınızda ve bilinmeyene doğru yol aldığınızda metamorfik ölümü deneyimlersiniz. Bilinmeye ulaşmak için konfor alanınızdan ayrılırsınız. Ve, kahramanın yolculuğu başlar.
Herhangi birinin yolunu takip etmeniz değil kendi yolunuzu çizmeniz önemlidir. Birinin patikasını takip ederseniz, birinin yolculuğunu yaşarsınız. Fakat; siz, yalnız başınıza yola girmek ve o yolu takip etmek zorundasınız.

Girişimcilik, Kendini Bilmekle İlişkilidir
Girişimci yolculuğunuz için gemiye bindikten hemen sonra, yenmeniz gereken canavarla karşılaşacaksınız. Bu canavar, sizin korkunuzdur. Bilinmeyen korkusu. Başarısızlık korkusu. Toplum korkusu. Güvensizlik korkusu. Zaman ve para kaybetme korkusu. Ve, sahip olabileceğiniz diğer korku formları. Campbell, canavara kızak takılmasına değinir.
Ne ilginçtir ki, canavara kızak takmanın tek yolu canavara teslim olmak, onu sevmekle mümkündür. Bu, korkunuzu bilmek ve kendinizi bilmek demektir. Korktuğunuz şeyleri tekrar tekrar yapmak istersiniz. Bu, cesaret gerektirir. Fakat, korkunuzla bir kere karşılaştığınızda, bildiğinizde ve sevdiğinizde; dünyayı değiştirme, dünyayı kurtarma ve daha güzel bir dünya yaratma gücüne sahip olduğunuzun farkına varacaksınız.

Girişimcilik Sizin Hikayenizle Şekillenir
Çeşitli güçlere sahip bir süper kahraman olmanız başkalarının daha önce yapamadıklarını yapabiliyorsunuz demektir. Dünya üzerinde bir Richard Branson veya Steve Jobs veya Bill Gates veya aydınlanmış Buddha olmayı seçmiş olabilirsiniz
Fakat, yolculuğunuz henüz tamamlanmadı. Geride kalan bir şey var. Hikayenizi insanlara anlatmak için onu geri getirmeniz gerekiyor. İnsanlara, yolculuğunuzun özünü verip, kendi yollarını yaratmaları için cesaret vermek isteyebilirsiniz. Hikaye, sizin yolculuğunuzu tamamlayan şeydir.




www.uluslararasigirisimcilikmerkezi.org